ANASAYFA YAŞAMÖYKÜSÜ FOTOĞRAFLAR KİTAPLAR İLETİŞİM
  ENGLISH ΕΛΛΗΝΙΚΑ

KİTAPLAR

"Sözverici Koltuğu'nda adından başlayan ince alayı seviyorum. İktidar üstüne öykünün birinci kişi üstünden kaydırılıp 'ötekiler' yönünden anlatımı... Mehmet Yaşın genç bir ozan ama, durağan olmayan kıpır kıpır zekâsı, sözü kullanma, işletme yeteneği güçlü. Hakkını teslim etmek gerekir ki usta bir ozan."

- Gülten Akın


***
MANZARA
 
Arodes 72 nüfuslu bir köydür
ben de içinde.
Herkesle beraber kiliseye giderim Pazarları
- iyi bir Kemalistti babam -
herkesle beraber Komünistlere oy verir, dua ederim
İsa ile Hristofias'a.
Ve köyün biricik genç kızını aşkla süzerim
- evleri denize bakan tepenin üstündedir
her gün bisikletimle oradan geçerim. -
Genellikle uyuruz dokuz sularında
tavuklar, eşe'cikler, keçiler, güvercinler...
Burası güzelliğiyle ünlü bir yer:
Sabahları üzüm bağlarında,
akşamüstü, ağıllardan geçen ağıçiçekli derecikte
yürür dururum herkesle beraber
-ama bir tek ben bakarım manzaraya. -
 
                                    Arodes köyü/Baf, 1988



ÖLÜ EV
 
Duvar saatinden kalan ak boşluk

Zamanı unutan ceviz masa

Tozlarla temizlenen parmak izleri

Kayıp anahtarlar

Kilidi pas tutan posta kutusu

Takma dişlerini suya bırakan yaşlı kadının
ağır uykusu
 
Ve babamın ilk şiirlerini yazan bu daktilo, annemin aşka düşüp öldüğü bu ev - her savaşta esir edilen, kurşunlanan, yakılan, Osmanlı sandığındaki çeyizleri  yağmalanan - ve bir ailenin bütün kadınlarını çırçıplak gören aynalar, aynalar, yüzlerini çarşaflarla örten aynalar - ve sarmaşık güllerinin yabanıl pembe kokusundan başka bütün çiçekleri kuruyup giden - büyük ninemin ak dantel  örtülerde sakladığı zaman - öldürüldüğü yere dönen bu küçük hayalet, kesilen selvilerin - ve şimdi bu evin bütün sakinleri savaşın deli-kahkahasıyla çınlayıp duran fotoğraflardan gözetliyorlar yarıgeceyi - niçin gülümsediğini kendisi de unutan fesli bir adam bakıyor camın ardından ve bana ait her şeyi öldürenlerin beni neden sağ bıraktığını düşünüyor ev - ve bu şiirin çağrıldığı çocuk odasında ışıklar yanıyor birden
 
Ölü Ev Ölü Ev Ölü Ev
 
şiirden başka bir şey olamaz
bu eve beni döndüren.
 
                                               Yenişehir/Lefkoşa, 1988



İKTİDAR
 
Elimden aldı çocukluk arkadaşlarımı
ortadalgada Sunucu Diline ayarladı anadillerini
müdürlerin gülümseyişini çizdi yüzlerine de,
         yapayalnız kaldım.
 
oradan oraya oradan oraya oradan oraya
 
Tuhaf bir adama çıktı adım ve tenha...
Her adım başında bir intihardım
         çünkü iktidar gerekti yaşamaya -
ama suçlusu ben oldum ölecek kadar acı duymanın.
 
ve oradan ora
 
Arkadaşlarım köpek bağlıyor kapılarına
pekiler, şifreli kilitler, uyarı zilleri :
         "Hoşgeldiniz efendiiiim!"
Bense tam kaçmak üzereydim bu dükkândan da.
 
oradan oraya oradan oraya oradan
 
[Otobüs sürücüsü 10 km ötede indiriyor beni
yayan görünce bir küfür gibi süzüyor
hiyerarşinin en altında olduğumu sanan işçi.
"Dur" emri veriyor bütün iktidarlar
arkadaşlarımsa Basın Özetlerini okuyor bana
tarafsız bir tavırla.
Derken otel temizlikçisi gürültüyle uyandırıyor.
 
                   kapanış sinyali...
 
Hayır, dedim, böyle bitmemeli bu şiir
onlar arkadaşımdır, ama fesatla dolu benim içim!
Hem artık ben de sap olmalıyım bir iktidara
         yoksa yolu yok hayatta kalmanın.
 
oradan oraya oradan oraya
 
                                    Arodes köyü/Baf, 1991

ANASAYFA YAŞAMÖYKÜSÜ FOTOĞRAFLAR KİTAPLAR İLETİŞİM